KÖKENİMİZ İNORGANİK MADDELER OLABİLİR Mİ?

İnsanlar neredeyse var olduğundan beri, kendilerine bazı soruları sürekli sorar, üzerlerine tahmin yürütür ve cevaplarını araştırır. Bu sorulardan neredeyse en çok dile getirileni ise ‘’Nereden geliyoruz?’’ sorusudur ve yaşamın kökenini, varoluşumuzu sorgular. Farklı zaman dilimlerinde, farklı yerlerde ve farklı birçok kişi tarafından bu soruya çeşitli yanıtlar verilmiştir ve teoriler üretilmiştir. Evrim, tanrıcılık, biyogenez ve abiyogenez bunlardan yalnızca birkaçıdır. Yaşadığımız gezegenin ilk yıllarında bulunduğu şartlar ele alınarak 1953’te Stanley Lloyd Miller ve Harold Urey tarafından yapılan ve abiyogenezin yapıtaşlarından biri olan bu deney kimyasal evrimi incelemek üzerinedir. Oparin ve Haldene’in “ilksel çorba” kuramını sınamak da deneyin amaçlarından biridir.

Miller Urey Deneyine Giriş

Oparin ve Haldene’in hipotezinde yani ‘’ilksel çorba’’ kuramında canlıların organik moleküllerinin oluşabilmesinin bazı inorganik maddeler tarafından gerçekleştirilebileceği öne sürülmekteydi. Miller ve Urey de bu görüşe katılıyordu ve bunu gözlemlemek için bir deney gerçekleştirmek istediler. Deney için, Dünya’nın yaklaşık 4 milyar yıl önceki atmosfer koşulları düşünülerek,ki sonradan bu koşulların ele alındığından daha farklı olduğu anlaşıldı, bir ortam hazırlandı. Bu ortama koydukları inorganik/cansız bileşiklerden, organik/canlı maddeler oluşup oluşturamayacakları üzerine Oparin’in hipotezini Illinois’deki Chicago Üniversitesi’ndeki bir laboratuvarda test ettiler.  

Şekil 1. Oparin-Haldane ve Stanley Miller-Harold Urey

Deneyin Temel Özellikleri

Deney temel olarak; 0°C-100°C çevreselsıcaklıkta CH4 (metan), NH3 (amonyak), oksijen kaynağı olarak H2O (su), CO (karbonmonoksit), H2 (hidrojen gazı) ve ilkel atmosferde bulunduğunu düşündükleri indirgenmiş gaz karışımı içeren steril bir deney tüpüne sürekli bir elektrik akımı gönderilerek gerçekleştirilir. Deney esnasında elektrodlar aracılığıyla gönderilen elektrik kıvılcımlarının amacı; ilkel atmosferin sahip olduğu enerjiyi gösteren ve elektrik yüklü; yıldırımı, Güneş’ten gelen enerjiyi, gezegene çarpan meteorları ve benzeri olayları taklit etmektir. 

Şekil 2. Stanley Miller tarafından yaşamın kökenlerini incelemek için kullanılan orijinal örnekler

Deney Nasıl Yapıldı?

Deniz ve okyanuslarda gerçekleşen aynı zamanda su döngüsünün devamını sağlayan buharlaşmayı elde etmek için ilk önce sıvı suyun ısıtılmasıyla su buharı elde edildi. Daha sonra gaz karışımının ve elektrik kıvılcımlarını barındıran atmosferik bölüme aktarıldı. Bu sayede yıldırım gibi elektrik yüklü olayların temeli gözlemlendi.

Enerji kaynağı, elektrotlar arasından geçen elektrik akımının neden olduğu kıvılcımlardır. Bu olayların gerçekleştiği yapay ortam daha sonra soğutulup yoğunlaştırıldı ve suyun sıvı hale dönmesi sağlandı. Son olarak ise elde edilen sıvı ilk tüpe iletildi ve aynı şekilde döngünün devamı sağlandı. Test tüpünde, ilk Dünya habitatındaki sağanakların oldukça canlı olduğu gözlemlenmiştir. Bir gün içerisinde organik moleküllerin toplanacağı bölümde, renk değişiminin meydana geldiği görülmüştür.

Bir hafta boyunca tekrarlanan deney sonunda, sisteme başlangıçta verilen karbonun %10-15’inin organik bileşiklerin yapısına aktarıldığı keşfedildi. Proteinlerin yapısını oluşturan aminoasitlerde karbonun sadece %2’si bulunurken; karbon açısından zengin olan şeker, yağ ve nükleik asitler gibi bazı organik moleküllerin oluştuğu gözlemlenmiştir.  

Şekil 3. Miller ve Urey tarafından gerçekleştirilen deney düzeneğinin şematik gösterimi

Deneyin Sonucu

Miller ve Urey, bulundukları döneme göre bakıldığında birkaç eksik ve yanlış tahmine rağmen, milyarlarca yıl öncesini simüle etmek ve abiyogenezi desteklemek konusunda oldukça önemli bir adım atmışlardır. Aynı zamanda Miller ve Urey, tasarladıkları deney düzeneği sayesinde oluşturulan simülasyon ile çalışma yapan tek bilim insanı değildirler. Bu deney; bilim dünyasında büyük bir yankı yapmış ve onlardan sonra da deneyi tekrarlanmasına hatta ve hatta onlarınkinden çok daha kesin sonuç alınan deneylerin yapılmasına vesile olmuştur.

Konu ilginizi çektiyse ve daha detaylı bilgi almak istiyorsanız göz atabileceğiniz birkaç video aşağıya bıraktım.

Kaynakça:

  • 2011 Fizyoloji veya Tıp Nobel Ödülü İnsan bağışıklık sistemi nasıl aktive ediliyor? | Bilim ve Gelecek. (n.d.). Retrieved July 24, 2022, from https://bilimvegelecek.com.tr/index.php/2011/11/01/2011-fizyoloji-veya-tip-nobel-odulu-insan-bagisiklik-sistemi-nasil-aktive-ediliyor/
  • Bakırcı, Ç. M. (2011). Miller-Urey Deneyi Nedir, Ne Değildir? https://doi.org/10.47023/EA.BILIM.85
  • Hyman, T., & Brangwynne, C. (2012). In Retrospect: The Origin of Life. Nature 2012 491:7425, 491(7425), 524–525. https://doi.org/10.1038/491524a
  • “Miller-Urey Deneyi” hakkında bilgi | Evrim – Ateistlere Cevap. (n.d.). Retrieved July 24, 2022, from https://evrim.ateistlerecevap.org/miller-urey-deneyi-hakkinda-bilgi/
  • NASA – “Lost” Miller Experiment Gives Pungent Clue to Origin of Life. (n.d.). Retrieved July 26, 2022, from https://www.nasa.gov/centers/goddard/news/releases/2011/lost_exp.html
  • Yaşamın Başlangıcı Üzerine: Miller-Urey Deneyi | MozartCultures. (n.d.). Retrieved July 24, 2022, from https://mozartcultures.com/yasamin-baslangici-uzerine-miller-urey-deneyi/
Share on facebook
Facebook
Share on twitter
Twitter
Share on linkedin
LinkedIn
Share on whatsapp
WhatsApp
Share on email
Email
Share on print
Print

Siz de fikrinizi belirtin

Genel
Merve Günay
DNA DİZİLEME YÖNTEMLERİ

DNA, canlıların biyolojik varlığı için gerekli olan genetik talimatları taşıyan nükleik asittir. Hücrenin yönetici molekülüdür. DNA içerisinde bulunan bilgiler (genler) RNA’ya kodlanır. RNA’da bulunan bilgiler ise protein olarak ifade edilir. 1953 yılında DNA’nın yapısı Rosalind Franklin, Francis Crick ve James Watson tarafından keşfedildi. DNA çift sarmaldan oluşmaktadır. Bir sarmalda 4 çeşit baz bulunabilir; Adenin, sitozin,

Okumaya devam et »
Genel
Merve Günay
EVRİMSEL DİYET

Homo sapiens, günümüze gelmeyi başaran tek insan türüdür ve yemek pişirebilme türümüzün temel özelliklerinden biridir. Evrimsel süreçte atalarımızın beslenme eğilimleri ve besinlere olan yaklaşımı değişmiştir. İnsan ve şempanze türleri son 6 milyon yılda evrimleşmiştir. İnsan türünün altındaki bilinen 14 farklı tür bu süreçte evrimleşmiştir. Zamanla yaşam koşullarının değişmesiyle türlerin yedikleri besinlerde de değişim olmuştur. Şempanzeler,

Okumaya devam et »
Genel
Hüma Coşkun
İNSANLARIN EVRİMLEŞMESİ

Yüzyıllar boyunca bilim dünyasının sıkça tartıştığı konulardan biri “Evrim Teorisi” olmuştur. Bununla birlikte, öncelikli olarak insanların nereden ve nasıl evrimleştiği merak edilmiştir. Yapılan birçok araştırmanın ve araştırmalarla elde edilen kanıtların sonucunda insanların maymunlardan evrimleştiği açıklanmıştır. Kimileri bunu aşağılayıcı bir yorum olarak düşünüp bu gerçeği kabul etmemiştir. Ne kadar itiraz edilip kabullenilmese de bilimsel olarak insanın

Okumaya devam et »
Genel
İrem Yeşilyurt
BİYOTEKNOLOJİ DEVRİMİ: SENTETİK ORGANELLER

Canlılar ya tek ya da birden çok hücreden oluşurlar. Her hücrede de tıpkı memeli hayvanlarda olduğu gibi yaşamsal fonksiyonların devamlılığını sağlayan, bir nevi organ işlevi gören yapılar bulunur. Bu yapılara “organel” denir. Bazen organellerde işlevsel bozukluklar görülebilir veya laboratuvarda bir organik madde sentezlenirken organellerin ürettikleri yan ürünler üretilen organik maddeye zarar verebilir. Bu tip durumlar

Okumaya devam et »
Go to Top